EURO 2020’de Rezil Olan Milli Takıma, 75 Milyon TL Prim !

Hürriyet Gazetesi Spor Müdürü Mehmet Arslan, EURO 2020’ye katılım hakkı kazanıldığı için milli takıma dağıtılan primin 75 milyon lira olduğunu açıkladı. 

EURO 2020’den puan alamadan elenen A Milli Takım’ın başarısız performansının ardından, takıma dağıtılan prim ve bunun miktarı gündeme geldi. Mehmet Arslan, bugünkü yazısında EURO 2020 büyük hayal kırıklığı yaratan milli takıma dağıtılan primin 75 milyon lira olduğunu söyledi. Buna ek olarak Arslan, Şenol Güneş‘in Türkiye Futbol Federasyonu’ndan aldığı maaşı da açıkladı.

Arslan,“54 ülke arasında ilk 24’e kaldık diye 75 milyon TL prim dağıtmak gerçekten anlamsız. Bu rakamlar Türk halkı ile milli takım arasındaki bağları zayıflatıyor” diyen Arslan, “Sevgili Şenol Güneş hocam, EURO 2020 ye gitmek bir başarıydı (bana göre değil ama) ve bunun için prim aldınız. Ama başarısızlığın da bir bedeli olmalı. Eğer 75 milyon lira prim alıyorsanız, 75 kuruşluk bedel ödemeye de razı olacaksınız. Biz milli takımı seviyoruz ve bu sevgimizin arasına para girmesini istemiyoruz” ifadelerini kullandı.

“Bu 75 milyon TL’yi TFF’nin altyapı organizasyonunu oluşturmak için harcadığını bir düşünün”

“A Milli Takımımız’ı, Türk halkından uzaklaştıran en önemli unsur her zaman ‘para ve prim’ olmuştur. Prim pazarlıkları ya da kavgaları milli takıma olan sevginin giderek azalmasına yol açtı” diyen Mehmet Arslan, “Ne yazık ki bu tartışmaların önünü alamadık. Kimi zaman futbolcuların haklı talepleri oldu, kimi zaman federasyonun. Ama bu konuda hep ayrıştık, hep tatsız konuşmalara tanık olduk. Bir kez daha bu konuya dönmek beni üzüyor. Ama bunu yazmazsam olmaz… Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılan milli takımımız elemeleri geçtiği için o günkü kurla, 75 milyon TL’ye tekabül eden bir prim kazandı. Bakın 54 UEFA üyesi ülke arasından 24 takım arasına girdik diye 75 milyon TL prim dağıttık. Bu primi TFF mi önerdi, Şenol Güneş takım için mi istedi orasını bilmiyorum. Ama UEFA kura çekse 24 takım arasına girme şansımız neredeyse yüzde 50. Kura ile gideceğimiz bir turnuva için 75 milyon TL prim dağıtmak gerçekten çok anlamsız. Bunu ne futbolcuları ne de Güneş’i kırmak için yazmıyorum. Sadece anlamsızlıkların altını çizmek istiyorum. Bu 75 milyon TL’yi TFF’nin altyapı organizasyonunu oluşturmak için harcadığını bir düşünün” diye yazdı.

Şenol Güneş’in maaşı

Şenol Güneş’in TFF’den aldığı maaşı da açıklayan Mehmet Arslan, “Herkes aldığınız rakamları speküle ediyor. Ben doğrusunu yazayım; Türk Milli Takımı ile aylık 1,5 milyon TL’den 4 yıllık sözleşme imzaladınız. Bu sözleşmeye göre geçtiğimiz yıl maaşınız 350 bin TL arttı. Bu yıl 1 Haziran itibariyle maaşınız 2.3 milyon TL’yi bulacak. Bu maaş da yaptığınız sözleşmeye göre hakkınız. Ama gelin bir jest yapın, bu yıl bu başarısızlığın faturası olarak siz de bu fiyat artışını federasyondan talep etmeyin. Çünkü Türkiye’de herkes “Başarısızlığın sorumluluğu benim” diyor ama kimse hiçbir bedel ödemiyor. Türk Milli Takımı’nın prim sisteminin olmadığını, 1 kişinin talebi üzerine kimlere prim dağıtıldığını üç aşağı beş yukarı biliyorum” dedi.

Mehmet Arslan’ın Yazısının Tamamı Şu Şekilde;

54 ülke arasında ilk 24’e kaldık diye 75 milyon TL prim dağıtmak gerçekten anlamsız. Bu rakamlar Türk halkı ile milli takım arasındaki bağları zayıflatıyor.

Sevgili Şenol Güneş hocam, EURO 2020 ye gitmek bir başarıydı (bana göre değil ama) ve bunun için prim aldınız. Ama başarısızlığın da bir bedeli olmalı.

Eğer 75 milyon lira prim alıyorsanız, 75 kuruşluk bedel ödemeye de razı olacaksınız. Biz milli takımı seviyoruz ve bu sevgimizin arasına para girmesini istemiyoruz.

Baştan söyleyeyim; bu yazının amacı ne Şenol Güneş’i hedefe koymak ne de alınan paralar ve dağıtılan primlerdir. Dün, Türk Milli Takımı’nın EURO 2020’deki gibi hayal kırıklıklarını bundan sonra yaşamaması için neler yapması ve altyapıda nasıl bir organizasyona sahip olması
gerektiğini ifade etmiştim.

Bugün bu konuya devam etmek ve altyapıdaki bu organizasyonun öneminin altını özellikle çizmek istedim.

Öncelikle 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’na gitmeden önce neler yaşadık, hangi duygularla ve nasıl hazırlandık onu anlatalım…

‘MİLLİ TAKIMA UĞURLU GELİYOR’ DİYE ŞARKI YAPTIRDILAR

1- Türk Milli Takımı’nın Avrupa Şampiyonası’ndaki sloganı ‘Bizim Çocuklar”dı. Tıpkı 2002 Dünya Kupası’na giderken olduğu gibi milli takım için bir şarkı hazırlandı.

Şarkıyı hazırlayan, değerli sanatçımız Mustafa Sandal’dı. Neden şarkı, onu da anlatalım…

Çünkü 2002’deki şarkının uğuruna inanmış, aynı uğuru 2020’de de denemek istemiştik. Futbolda uğur vardır. Ama taraftar için vardır.

Çok önemli bir turnuvaya hazırlanan ülkeler için uğurun yeri olmaz, sistemin organizasyonun yeri olur!

ŞAMPİYONA ÖNCESİNDEKİ ALMANYA KAMPI DA ‘UĞUR’ İÇİN YAPILDI!

2- Peki, uğurdan devam edelim…

2020 Avrupa Şampiyonası öncesi milli takım Almanya’da kamp yaptı. Niye Almanya? Şampiyonada ilk maçı oynayacağımız İtalya değil de neden Almanya?

Çünkü 2002 Dünya Kupası’na giderken Almanya’da kamp yapmış, oradan turnuvaya katılmıştık.

Yine uğur deniyorduk! Bu tür denemelerin, uğura inanmaların çok geride kalması gereken bir mantaliteye sahip değil miyiz?

Oysa bunun yerine dün de belirttiğim gibi tüm profesyonel kulüplerin altyapısında TFF’nin denetimi altında bir organizasyona sahip olsak, bu tür bir uğura ihtiyacımız olur muydu ?

BU PRİMİ KİM ÖNERDİ?

3- A Milli Takımımız’ı, Türk halkından uzaklaştıran en önemli unsur her zaman ‘para ve prim’ olmuştur. Prim pazarlıkları ya da kavgaları milli takıma olan sevginin giderek azalmasına yol açtı.

Ne yazık ki bu tartışmaların önünü alamadık. Kimi zaman futbolcuların haklı talepleri oldu, kimi zaman federasyonun. Ama bu konuda hep ayrıştık, hep tatsız konuşmalara tanık olduk. Bir kez daha bu konuya dönmek beni üzüyor. Ama bunu yazmazsam olmaz…

Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılan milli takımımız elemeleri geçtiği için o günkü kurla, 75 milyon TL’ye tekabül eden bir prim kazandı. Bakın 54 UEFA üyesi ülke arasından 24 takım arasına girdik diye 75 milyon TL prim dağıttık.

Bu primi TFF mi önerdi, Şenol Güneş takım için mi istedi orasını bilmiyorum. Ama UEFA kura çekse 24 takım arasına girme şansımız neredeyse yüzde 50.

Kura ile gideceğimiz bir turnuva için 75 milyon TL prim dağıtmak gerçekten çok anlamsız.

Bunu ne futbolcuları ne de Güneş’i kırmak için yazmıyorum. Sadece anlamsızlıkların altını çizmek istiyorum. Bu 75 milyon TL’yi TFF’nin altyapı organizasyonunu oluşturmak için harcadığını bir düşünün.

ÜSTYAPI DEĞİL, ALTYAPI

4- Bunu da geçelim… Bu rakamlar daha öncede söylediğim gibi Türk halkı ile milli takım arasındaki bağı zayıflatıyor. Milli takım sevgisinden uzaklaştırıyor. TFF öncelikli olarak milli takımlar adına bir prim sistemi belirlemeli. Bir hocanın, bir yöneticinin ya da herhangi birinin o anki coşkusuna bağlı olmamalı prim sistemi. Avrupa Futbol Şampiyonası Finalleri’ne katılmak 80 milyon nüfusa sahip bir ülke için başarı olarak adlandırılıp prim sistemine bağlanmamalı. Üstyapıdaki bu başarının primi altyapıdaki gencecik çocuklara dağıtılmalı.

1 HAZİRAN İTİBARIYLA AYDA 2.3 MİLYON TL

Güneş, Türk Milli Takımı ile aylık 1,5 milyon TL’den 4 yıllık sözleşme yaptı. Geçen yıl 350 bin TL artan maaş, bu yıl 1 Haziran’da 2,3 milyon TL’yi buldu. Şenol hocam, bir jest yapın ve başarısızlığın faturası olarak bu artışı istemeyin.

5- Sevgili hocam Şenol Güneş, milli takımda kazandığınız paranın konuşulmasından çok rahatsız olduğunuzu biliyorum. Bunları yazmak, sizin gibi bizi de rahatsız ediyor. Ama izninizle aşağıdaki yazıyı yazmak zorundayım…

Türk Mili Takımı ile Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılma hakkını elde ettiğinizde sözleşmenizde ne yazıyor bilmiyorum ama tüm futbolcular gibi siz de bir prim aldınız. Bu bir başarıydı (bana göre değil ama) ve sözleşmenizde yazan primi kazandınız. Annenizin ak sütü gibi helal.

Ama başarısızlığın da sembolik de olsa bir bedeli olmalı. Bu bedeli ödemek sizi Türk halkının önünde küçültmez, tam aksine daha da büyültür.

PRiM SiSTEMi YOK AMA…

Herkes aldığınız rakamları speküle ediyor. Ben doğrusunu yazayım; Türk Milli Takımı ile aylık 1,5 milyon TL’den 4 yıllık sözleşme imzaladınız. Bu sözleşmeye göre geçtiğimiz yıl maaşınız 350 bin TL arttı. Bu yıl 1 Haziran itibariyle maaşınız 2.3 milyon TL’yi bulacak. Bu maaş da yaptığınız sözleşmeye göre hakkınız. Ama gelin bir jest yapın, bu yıl bu başarısızlığın faturası olarak siz de bu fiyat artışını federasyondan talep etmeyin. Çünkü Türkiye’de herkes “Başarısızlığın sorumluluğu benim” diyor ama kimse hiçbir bedel ödemiyor. Türk Milli Takımı’nın prim sisteminin olmadığını, 1 kişinin talebi üzerine kimlere prim dağıtıldığını üç aşağı beş yukarı biliyorum.

MİLLİ TAKIM İLE ARAMIZA PARA GİRSİN İSTEMİYORUZ

6- TFF acilen teknik ekip ve futbolcular dışında prim alacak olanların da kimler olduğunu, maksimum ne kadar prim alacaklarını da karara bağlamalı. Biz, milli takımı seviyoruz. Oyuncularla, teknik adamlarla sevgimizin arasına para girmesini istemiyoruz. Ve bunu biz istemiyoruz. Ama ne yazık ki sonuç itibariyle milli takımla Türk insanı arasına para konusunu sokanlar biz gazeteciler oluyoruz, her ne hikmetse primi alanlar değil! Eğer 75 milyon prim alıyorsanız, 75 kuruşluk bedel ödemeye de razı olacaksınız.

Kaynak: Spor Arena

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir