Fenerbahçe’de Yaprak Dökümü Sürüyor

Fenerbahçe’de Gökhan Gönül’ün ardından 17 yıl kalecilik son 2 sezon da yardımcı antrenörlük görevini yürüten Volkan Demirel’le yollar ayrıldı

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ile yardımcı antrenör Volkan Demirel, Ülker Stadyumu Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi 1907 Tribünü’nde bir basın toplantısı düzenledi. Ali Koç ve Volkan Demirel’in açıklamaları şöyle:

ALİ KOÇ:  VOLKAN DEMİREL’İ, ‘BİR VOLKAN’DIR FENERBAHÇE’ SÖZÜYLE HER ZAMAN ANMAYA DEVAM EDECEĞİZ. YOLUN AÇIK OLSUN, ŞANSIN BOL OLSUN

“Değerli basın mensupları toplantımıza teşrif ettiğiniz için, vakit ayırdığınız için teşekkür ederim. Canlı yayınlayan kanallara da özellikle teşekkür ederim. Tüm Fenerbahçe taraftarlarını, bizleri televizyondan izleyen herkesi sevgi ve saygıyla kucaklarım. Bugün Volkan Demirel için toplandık. Biraz evvel de ön gösterimde ne yazıyordu? ‘Bir Volkan’dır Fenerbahçe’. Bu lakabıyla da, sözlerle de Fenerbahçe taraftarının gönülden, kalben sahiplendiği Fenerbahçe’de efsaneleşmiş, Kartalspor’dan Fenerbahçe’ye geldikten sonra futbolu bırakana kadar başka hiçbir formayı giymemiş, hep çubukluyla özdeşleşmiş, bütünleşmiş, Fenerbahçe formasının hakkını her zaman fazlasıyla vermiş, sonuna kadar vermiş, duruşuyla ve Fenerbahçe değerlerini sahiplenmesiyle Volkan, Fenerbahçe tarihinin efsane kalecilerinden bir tanesi belki de en önemlisi olarak bana göre en önemlisi, tarihe geçmiştir.

Volkan, 17 sene boyunca 2002-2019 yılları arasında tam 396 maça çıkmış, bununla beraber mili takımımızın kalesini korumuş 100 maça 15 kala bırakmış yani toplamda 85 maç milli takıma hizmet etmiş ve kariyeri boyunca da 5 Süper Lig, 2 Türkiye Kupası, 3 de Türkiye Süper Kupası şampiyonluğu yaşamış pek çok oyuncuya nasip olmayacak bir kariyerle, rakamlarla, istatistiklerle futbolculuk kariyerini tamamlamıştır. Volkan’ın futbolculuk kariyerine veda ettikten sonra futbol dünyasında hayatını sürdürmek istediği, çok iyi bir hoca olmak istediği için de hocalık kariyerine ilk adımlarını yine Fenerbahçe’de teknik direktörlük altyapısını geliştirmek için yardımcı görevini iki sezon boyunca üstlenmiştir.

Geldiğimiz nokta itibariyle Volkan ile görüşme yaptık, önümüzdeki sezon için. Hocamızla görüşme yaptık. Hocamız, kendi ekibinde Volkan’ın olmasından memnuniyet duyacağını söylemesine rağmen Volkan Demirel, aşağı yukarı 20 yıldır evi olan, yuvası olan Fenerbahçe’den bir müddet ayrılmak istediğini, kendi ayakları üzerinde durmak istediğini ve önümüzdeki kariyerini tohumlarını başka deneyimler kazanarak geliştirmek istediğini bize ifade etti. Biz, bu görüşünü, planını, bu düşüncelerini tabii ki saygıyla karşıladık. Hatta ben biraz daha press yaptım, press yaparken de dedim ki, ‘İyi bir kadromuz var, deneyimli bir kadromuz var, bunların yanında biraz daha tecrübe kazan, görev başındayken yeni bir görev çıkarsa oraya geçersin, daha kolay olur. Bu sezonu boş geçirme riskini ortadan kaldırmış olursun’ dedik. Ama o çok kendine has özgüveniyle ‘ben kendi ayaklarımın üzerinde durup sonra –bir tarih verdi, o tarihi şurada vermeyeceğim- Fenerbahçe’ye hoca olarak döneceğim’ dedi. O tarihi burada size vermeyeyim ama iddialı bir tarih, onu da söyleyebilirim. Dolayısıyla biz bunu kabul ettik, saygıyla karşıladık. Her veda benim için zordur, hepimiz için zordur. Birkaç gün evvel Sevgili Gökhan Gönül’le yollarımızı ayırdığımızı açıklamıştık. O da benim için son derece zor bir veda idi, ona da yeni kariyerinde başarılar diliyorum. Volkan, özellikle benim için bir kez daha zor bir veda. Niye zor veda? Ben Volkan’ı 19 yaşından bu yana tanıyorum. O genç, deli dolu halinden bugünlere nasıl evrildiğini, evlenme kararı verdiği zaman Beylerbeyi’nde bir lokantada Zeynep ile ilgili bilgilendirmesinden iyi bir baba olmasına, iyi bir eş olmasına, o deli dolu çılgın halinden olgunlaşmasına kadar olan sürecin pek çok aşamasında şahsen bulundum. Hatta daha evvel de ifade ettiğim gibi evine gidip yemek yediğim, tanıdığım tek futbolcudur, ailemle gittim. Dolayısıyla zor bir veda ama kabul ediyoruz, çünkü kendi istiyor, özgüvenli bir şekilde istiyor, kararlı bir şekilde istiyor ve planları var. O planların sonunda da tabii yine Fenerbahçe var. İnşallah her şey gönlünce olur, inşallah o planları gerçekleştirebilir ve bir gün bir kez daha kulübümüzle yolları kesişir. O günleri de heyecanla bekliyoruz. Bizim kulübümüzün kapısı kendisine her zaman açıktır. Fenerbahçe, kariyerinde ne zaman bize ihtiyacı olursa yol gösterme, mentorluk, rehberlik yapma konusunda da her zaman onun evi burasıdır, yuvası burasıdır. Biz de elimizden geleni çabayı, desteği veririz. Volkan, sadece saha içinde değil, saha dışında da çok önemli bir duruş sergilemiştim. Bu da kulübün en zor, en sıkıntılı, en zorlu, çabaladığı günlerde yani 3 Temmuz’da da dimdik ayakta duran futbolcularımızdan biridir. Söz konusu çubukluysa gözünü ne kadar kararttığını sahada gördüğümüz Volkan Demirel’in saha dışında da o günlerde nasıl dimdik durduğunu hepiniz hatırlarsınız. Bu da Fenerbahçelilerin kalbinde, gönlünde taht kurmasına sebebiyet veren konulardan da biridir.

Sözlerimi daha fazla uzatmayacağım. Sözü Volkan’a vereceğim. Volkan Demirel’i, ‘bir Volkan’dır Fenerbahçe’ sözüyle her zaman anmaya devam edeceğiz. Yolun açık olsun, şansın bol olsun.” dedi.

VOLKAN DEMİREL: BENİM İÇİN ŞU ANDA AYRILIK DEĞİL SADECE BİR ARA VERMEK

“Başkanım, her şeyi anlattınız, bana söyleyecek fazla söz kalmadı ama öncelikle size çok teşekkür ederim. Çok futbolcular geldi, çok teknik adamlar geldi, çok antrenörler geldi…hepsinin gelişince bir basın toplantısı düzenlendi; ‘hoş geldiniz, yuvanıza hoş geldiniz, hoş gittiniz’ gibi. Ama ilk defa antrenör veya eski futbolcu diyelim veya bir çalışan diyelim, böyle bir durumla karşı karşıya kalıyor. O yüzden bu bana ne kadar değer verdiğinizi, ne kadar önem verdiğinizi hissettirdi. O yüzden ben size çok teşekkür ederim Başkanım. Sizlere buraya geldiğiniz için çok teşekkür ederim. 20 yıl boyunca yanımda olduğunuz için çok teşekkür ederim. Teşekkür edecek çok insan var aslında hepsini şimdi saymakla bitmez ama Başkanımın da dediği gibi 20 yıl önce buraya girdiğimde delikanlı, daha henüz ne yapacağını bilmeyen, adım atarken ‘acaba’ diyen bir çocuk, bir genç vardı. Ama şu an 40 yaşında ne yaptığını çok iyi bilen, kararlı, heyecanlı ve istekli bir Volkan var! Bunu da ilerleyen zamanlarda inşallah hep beraber bulunduğum ortamda, göründüğüm durumda anlayacaksınız. Hedeflerim var ve ben her zaman hedefleri doğrultusunda ilerleyen bir adamım. O hedefler doğrultusunda da yine kendi doğrularımla, yapacaklarımla yoluma devam etmeye çalışacağım. Ben, Başkanıma bu fikrimi söylediğimde Başkanım bana dediği gibi kalmamı istediğimi, hocamızın benim kalmamı istediğini söyledi. Ama ben bu kararı geçen sene kendi adıma vermiştim, sezon bitiminde. Çünkü iki senedir antrenörlük kariyerime bu işi mutfağında Fenerbahçe camiasında yapıyorum ve çok güzel imkanlarda çalışma fırsatı buldum. Başkanımla beraber beni antrenörlüğe adım attıran Ersun Yanal hocamın ekibiyle beraber başlayan serüvende son haftalara  doğru Emre’yle beraber taşın altına elimizi koyarak elimizden geleni yapmaya çalıştık. İkinci senemde Erol Bulut hocamla ve ekibiyle beraber çok güzel bir çalışma ortamı buldum. Orada da elimden geldiği kadar yardım etmeye çalıştım, yine son dönemde yine Emre’yle beraber elimizden geleni yapmaya çalıştık. Özet olarak geçiyorum hepsini ama demek istediğim şu ki, iki yıldır zaten antrenörlüğün içindeyim ve artık kendimin bir şeyler yapabileceğini hissettim ve bu yüzden de bu kararı aldım. Sezon başında da Teknik Direktörümüz Vitor Pereira gelmeden önce 3-4 günlük zaman zarfında da tamamen bütün takımla çalışma fırsatı buldum. Oradaki takım arkadaşlarıma da teşekkür ediyorum, gerçekten ilk defa böyle bir ortamla karşılaştım. Daha doğrusu tek ilk adam olarak. Burada yardımcı olan Zeki Hocama, Fatih hocama onlara da çok teşekkür ediyorum. Takıma çok teşekkür ediyorum gerçekten ellerinden geleni yaptılar, çok iyi şekilde hazırlandılar ve hocamıza teslim ettik. Bir fotoğraf var, sormadan sorularınızın cevabı vereyim, ‘o fotoğrafa niye girmedin?’ diye konular oldu. Gerçekten sildim sadece hocaya ‘hoş geldin’ demeye gittim. Hocama ‘hoş geldin’ dedim ve üstüm sivil olduğu için fotoğrafa girmedim. Bunu da burada açıklamış olayım ve artık zamanın geldiğini ve uçmak için de yuvayı terk etmek gerektiğini düşündüm. Bu yüzden de böyle bir karar aldım. Umuyorum ki bu kararında da yine Volkan Demirel ismine yakışır bir şekilde hareket eder ve yoluna devam eder. O yüzden hepinize teşekkür ederim. Unutmadan şunu da hocam, Başkanım ‘hocam’ dedim biraz uzatıyorum ama biraz da heyecanlıyım şu an. Çünkü 20 yıllık bir devrin sonuna geldik. Bunları konuşurken heyecanlanmamak mümkün değil. Şu heyecanı yaşamak gerçekten ben ilk kapıdan girdiğim andan itibaren de bu heyecanı yaşıyordum. Şu an belki kapıdan Başkanımızın da dediği gibi ara vererek çıkıyoruz ama yine bu heyecanı çok yaşıyorum. Önümde çok güzel bir kariyerin olacağını düşünüyorum. Bu kariyeri de elimden geldiği kadar yine nasıl Volkan Demirel ismiyle, duruşuyla, ‘bir Volkan’dır Fenerbahçe’ sloganıyla birleştiyse ona layık bir şekilde yürütmek istiyorum. Bu zamana kadar çalıştığım bütün futbolcu arkadaşlarıma, hocalarıma, yöneticilerime, başkanlarıma… herkese çok teşekkür ediyorum. Ama asıl teşekkür Fenerbahçe’nin çalışanlarına, emektarlarına yani futbol takımının, futbolcuların arkasında gizli kahramanlar var, onlara yapmak istiyorum. Samandıra çalışanlarına, Stat çalışanlarına, Fenerbahçe TV’dekilere yani benim hayatıma dokunan herkese çok teşekkür ediyorum. Başkanım ayrılıklar hakikaten zordur ama dediğiniz gibi benim için şu anda ayrılık değil sadece bir ara vermek. İnşallah ilerleyen zamanlarda da tekrar hep beraber kavuşacağız.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir